Karmanın lordu Satürn kontrol, disiplin, sorumluluk alma, garantici olma, gerçekçi olma, ciddiyet, yönetme, sabırlılık, sadakat, çalışkanlığı ifade eder. Spritüal astrolojide Satürn’ün ana etkileri varlığın eksik olan yönlerini, kişinin kendisini hangi alanda geliştirmesi gerektiğini, bu gelişimin ne şekilde olacağını gösterir. Bu yüzden bulunduğu burç ve ev karma ve tekâmül alanımızda eksik olan yer, dünyaya geliş sebebimiz ve hayatta en zorlu sınavlarımızı verdiğimiz alandır.
Satürn 22 Mart itibariyle, 7 Mart 2023’e kadar kalacağı Kova burcuna geçiyor. (2 temmuzda retro hareketi ile yeniden oğlak burcunu ziyaret ettiğinde bugünlerde yaşadıklarımızı bize hatırlatacak, not alın) Satürn’ün Kova burcuna geçişle birlikte özel zamanlar başlamış olacak. Spritüal bilgi akışının artacağı, sosyalleşmenin öneminin fark edileceği, hümanizm, yardım etme, paylaşma ve insan olmanın gerekliyle yüzleşeceğimiz bir döneme adım atacağız.
Toplumsal anlamda insanlara yardım etme, yaraları sarma arzusuyla; sosyal grupların, dernek ve vakıfların çokça gündeme geleceği bu dönemde Satürn-Plüton ile birlikte dejenere ettiği tüm yapıları yeniden demokratik bir biçimde yapılandırmak üzere iş başında olacak. Elbette bu o kadar da kolay olmayacak. Plüton hala oğlak burcunda olduğu için özgürlükleri için savaşmaya hazır insanların karşısında baskıları devam ettirecek bir yapının varlığında görmezden gelinemez. Ne diyorduk evrende her şey zıddıyla çalışıyor…. Böyle bir ortamda yardımlaşmak, yapıcı çözümler üretmek yerine isyanların, kırıp dökmelerin ve hatta uç grupların ortaya çıkması da söz konusu olabilir. Dilerim tüm Dünya ve ülkemiz bu enerjinin olumlu tarafını kullanabilir.
Kişisel anlamda Satürn’ün kova burcuna geçişi elbette ki en çok Ay ve Güneş burcu Kova olanları etkileyecek. Aynı zamanda Aslan burçları, Boğa ve Akrep burçları önümüzdeki 2,5 yıl boyunca ciddi olarak değişecek ve dönüşecekler. Hayatlarının belli bir alanında (Her harita özeldir) zorlanacak ve yapılanmaya gidecekler. Bunun dışında elbette ki her birimiz için Kova burcu hangi evi kesiyorsa ev o konularında sınırlama, kısıtlama ve zorlanmayı yaşayıp, bir demir gibi sertleşecek ve sabrı öğreneceğiz.
Mevlana’nın da dediği gibi “Sabır öyle bir iptir ki; sen kopacak sanırsın, o gittikçe güçlenir. Sen bitecek sanırsın, o gittikçe çoğalır.” Daha kötü ne olabilir demek yerine, önlemlerimizi alıp buradan ne öğrenmeliyim? Diyenler kazanacak…
Farkındalık ve sağlıkla…